24 Eylül 2013 Salı

Ula-Sakartepe Seyir Terası

Tarih: 25.08.2013
Mesafe: 21 km
Yol Arkadaşları:Mehmet KAZANCI, Ümit KARABAŞ
Güzergah:Ula-Kızılağaç-Sakartepe Seyir Terası-Ula



Route 2,313,911 - powered by www.bikemap.net

Sakartepe seyir terasına gitmek için hazırlanıyoruz. Bu turda bana Ümit KARABAŞ eşlik edecek. Enişte gözetiminde ve sponsorluğunda gerçekleştireceğiz bu turu. Gayet iştahlı ve iddialı Sakartepe'ye çıkma konusunda. Performansını yolda ve tırmanışta göreceğiz. Evde hazırlıklarımızı tamamladıktan sonra düşüyoruz yola. 
 Kısa bir süre sonra Ula-Muğla-Marmaris Kavşağına ulaşıyoruz. Bu noktadan sonra sola doğru Marmaris yönünde pedallaycağız.
İş adamı tabi. Bisiklet üstünde bile iş takibinde.. Bisiklet kenti Ula'nın bisiklet üstünde bile telefon üzerinde iş görüşmesi yapan damadı Ümit..
Pedallar Muğla-Marmaris Karayolu üzerinde dönmeye başlıyor.
Kızılağaç köyü ve oradan da Yenice köyüne g,den yol ayrımındayız. Yolun sol tarafından ise Ula'nın dışından devam eden çevre yolunu takip ederek Gölcük/Kale ve Köyceğiz yollarına çıkmak mümkün. Kızılağaç köyü girişindeki Sarnıç ve hemen yan tarafında bulunan çeşmenin başında kısa bir mola verip mataralarımızı dolduruyoruz.
Moladan sonra Kızılağaç köyünü her iki yanımıza alarak asfalt yol üzerinden yola devam ediyoruz.
Kızılağaç'ın alt taraftaki girişinde mola vermiştik ya, üst taraftaki giriş gücenmesin diye burada da mola verelim dedik. Hemen kötü şeyler aklınıza gelmesin canım. Henüz 10 kilometre bile olmadan Ümit abimin pes ettiğini düşünmeyin lütfen.. Gidecek çok yol tırmanacak çok rampa var. Köy girişleri arasında hak geçmesin molasından sonra Sakar Geçidine kadar tırmanmaya devam..

Sakar Geçidine geldim ama Ümit abimden ses seda yok. Ümit abimin gelmesini beklerken fotoğraf çekiyorum
 Ve sonunda beklenen adam kadraja giriyor.
Ula'dan Gökova-Akyaka'ya giderken sağ tarafta Kızılağaç köyünün üst tarafında bulunuyor Sakartepe Seyir Terası. Sakar Geçidinin araçla geçilen kısmı 670 Rakıma sahip. 670 rakıma ulaşıldığında Muğla'dan Gökova'ya gidişte sağ tarafta kalan  ve seyir terasına kadar devam eden yol toprak ancak düzgün. 670 metreden 891 metreye çıkacağımız için tırmanışlar sert, zaman zaman da zorlayıcı. Her ne kadar yol ayrımındaki tabelada 2 kilometere yazıyor olsa da en az 3 kilometre devam ediyor bu yol.
Seyir Terasına çıkan yolun yanında tepeye kadar uzanan yangın şeridi. bu şerit de seyir terasına kadar çıkıyor. Şerit üzerinden de manzara güzel olmasına karşın en tepeye ulaştığımızda daha güzel bir manzaranın bizi beklediğini müjdeliyor.
Dağın bir tarafı Gökova Körfezi, bir tarafı Kızılağaç, Ula ve Kapuz Kanyonu.. Yukarılara çıktıkça manzara güzelleşiyor ancak insanın içine "hiçlik" duygusu gelip yerleşiyor. Dünya üzerindeki hiçliğimizi daha iyi anlamak için her zaman gezip gördüğünüz ve parçanın içerisinde koşuşturmaktan ya da boğulmaktan bütününü göremediğiniz yerleri bir de yukarıdan görün derim. Hiçliği anlamak için kolay ve ulaşılabilir bir seçim.
Biraz önce aşağıdan baktığımız yangın şeridine şimde de yukarıdan bakıyoruz. Ama tırmanış henüz sonlanmadı.Zirveye ulaşmak için az da olsa yolum var. Yolum diyorum çünkü Seyir terasına giden toprak yola saptıktan sonra bu bölümü neredeyse tamamen yalnız pedalladım. Ümit abim nerede döndü mü acaba diye düşünüp  tırmanışın son metrelerini pedallarken Ümit abimin bana gaz veren sesi kulağıma geliyor. Ama nasıl olur?. Kilometrelerce gerideydi, tırmanmakta zorlanıyordu.. Ve sonuç itibariyle zorlanmadan tırmanışı benim önümde tamamladı. Nasıl mı? Tabi ki Jandarma minibüsünün içinde. Benden duymuş gibi olmayın ama tırmanmakta zorlanınca bisikleti yolun kenarına bırakıp yukarı doğru yürümeye başlamış, bir kaç metre yürüdükten sonra da  arkadan gelen Jandarma minibüsünü durdurup bisikletin bozulduğunu söyleyerek yardım istemiş. Tab Jandarma da arabaya alıp tepeye kadar araçla getirmiş. Tabiii ya. Nasıl da düşünemedim. Adam Fenevli, tescilli şikeci. BİV FENEVLİNİN BİSİKLET TUVU BU KADAV OLUV. sonunda Seyir Terasındayız. Altımızda Gökova Körfezi ve Ovası karşımızda  Sedir Adası ve ardında Marmaris'i saklayan dağlar.. Fazla söze gerek yok. Söz fotoğrafların..
Göbeği içeri çekeceğim derken omuzlar üçgen olmuş... Seyir teasına benden önce çıkan bisikletçi Ümit KARABAŞ. Bisikleti değil sadece kendisi çıktı ama olsun..
Belki bisikletle inemeyen olur, ihtiyaç duyarız diye araçla eşlik etmek üzere bizimkiler de geliyorlar seyir terasına. biz çağırdık sanılmasın. tamamen telepatik iletişim ve iyi niyet sonucu.. Yoksa ne gerek var koskoca adamlar 10 kilometrelik yolu pedallayarak gidemeyecek miyiz dimi?
Biz cafeteryada atıştırırken yamaç paraşütü havalanıyor hemen yanı başımızdaki düzlük alandan..
Zamanıdır yeniden yollara düşmenin.. Seyir terasından  Sakar Geçidine inmek için harcadığımız zaman tırmanmak için harcadığımız zamanın yanında devede tırnak... Hızlı ama riskli bir iniş..
Sonunda Sakartepe Geçidinde asfalt yola çıkıyoruz.
Sakartepe Geçidinin Muğla'ya gidiş yönünde sağ tarafında dağlar arasında bir yarık gibi duran yer Kapuz Kanyonu. Yerel söyleyişle Gapız. Yerel yazılı kaynaklara göre diğer ası Kırk Urgan. Kızılağaç köyü ve Sakartepe Geçidi arasından başlayıp Ula ilçe merkezi ve Gökova beldesi arasından devam eden ve Yeşilova köyü yakınlarında sonlanan bir kanyon. Rivayete göre zamanın birinde civarda oturan köylülerden birisinin çocuğu kayboluyor, arayıp tarıyorlar ama hiçbir yerde bulamıyorlar. En sonunda Kapuz'un dibinde fark ediliyor küçük çocuğun cesedi ve anne son bir defa sarılmak istiyor çocuğuna. Annenin feryatlarına dayanamayan baba kırk urganı ucuca bağlayıp salıyor kendini kanyonun dibine ama ulaşamıyor çocuğunun cansız bedenine. Bu nedenle Kırk Urgan diye de anılmaya başlıyor bu kanyon.
KApuz Kanyonunu fotoğrafladıktan sonra Ula'ya doğru devam ediyoruz. Karabörtlen-Gölcğk yol ayrımını geçtikten hemen sonra sağ tarafta içinde incir ağaçları olan bizim tarla. Bu sefer göz hakkı değil kendi ağaçlarımızın incirini yiyoruz.
Dalından incir yiyip evdekiler için de topladıktan sonra ara yoldan Ula'ya doğru ilerliyoruz.
Arayoldan köprübaşına, oradan çay boyunu takip ederek irimden benzinliğin yanına, dolayısıyla da bizim evin hemen önüne çıkıp turumuzu bitiriyoruz. Tur bitti, ama turdan önce bitenler de vardı. İsmi lazım değil baş harfi Ümit.. Ve böylelikle yaz tatilinde memleketteki bisiklet turlarımın sonuncusunu da gerçekleştirmiş oldum. Yapımda ve yayında emeği geçen herkese teşekkürler..  Bu İncirler de bizim tarladan, sizin payınız. Fiilen olmasa da görsel olarak Afiyet Olsun. Başka tuvlavda görüşmek dileğiyle

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder